Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin haklı bir neden olmadan feshinden önce durumun belirli bir süre öncesinde diğer tarafa bildirilmesi gerekmektedir. Kanunda belirtilen bildirim(ihbar) sürelerine uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır. İhbar tazminatı hesaplaması yapılmalı ve bu meblağ bildirim süresine uymayan taraftan talep edilmelidir.Görüldüğü üzere ihbar tazminatı, kanundaki sürelere uyulmaması durumunda hem işçi hem de işveren bakımından ortaya çıkabilecek bir tazminattır. Bir başka ifadeyle, İşveren kanunda belirtilen bildirim süresinden önce işçinin sözleşmesini haklı bir sebebe dayanmaksızın feshederse, ihbar tazminatını işçiye ödemekle mükellef hale gelir. Yine aynı şekilde işçi kanunda belirtilmiş olan sürelere uymadan sözleşmesi haklı bir neden olmaksızın feshederse ihbar tazminatını işverene ödemekle mükellef hale gelir.
4857 sayılı İş Kanunu madde 17’de ihbar süreleri ve tazminatı düzenlenmektedir. Buna göre iş sözleşmeleri;
İhbar tazminatı hesaplama işlemleri sırasında esas alınacak ücret, geniş anlamda ücrettir. Bu tazminatın belirlenmesinde brüt ücrete ek olarak ücret ekleri, sosyal yardımlar gibi ödemeler de hesaba katılır. Bu nedenle, parayla ölçülebilir yemek, sağlık, giyim, yakacak, konut, ikramiye, prim, çocuk yardımı gibi yardımlar ihbar tazminatında hesaba katılır. Önemle belirtiriz ki; Kıdem tazminatı hesaplaması işlemlerinden farklı olarak ihbar tazminatı hesaplamasında tavan sınırı bulunmamaktadır. Dilerseniz yıllık ücretli izin hesaplama konulu makalemizi de okuyarak hesaplama esasları hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.